Page 412 - Büyük İslam Akaidi
P. 412

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









         404
                     Nitekim Emâli şerhinde şöyle deniliyor:
                                                                  ْ
                                                                             ْ
                                  َ ّ َ  ُّ  َ َّ  ْ َ  َ  ْ  ٰ  ْ َ َ ْ  َ  ْ َ ُّ َ َ
                              لاصتاو نكمتلا فصو لب  نكل شرعلا قوف شرعلا برو
                                    ِ
                                                          ِ
                                               ِ
                               ِ
                                                      ِ
                                                                        ِ
                                                             ِ
                                       ِ
                     “Arşın Rabbi arşın üstündedir. Fakat bu mekân tutmak (yerleşme vasfı
               olmadan) ve arşa temas etmek şeklinde değildir.” 494
                     Kur’an-ı Kerim’de Tâhâ sûresinde ve başka âyetlerde geçen “Allah’ın arş
               üzerine istivâ edişini” Ehl-i Sünnet kelâm âlimleri bunu mecâzi manâya naklederek
               “Rahman olan Allah, arşa hâkim olmuştur”  şeklinde yorumlamışlardır. 496
                                                    495
                     İslam âlimlerinin çoğunluğuna göre arş ile kastedilen, gökleri kaplayan
               o büyük cisimdir. İşte kâinattaki bütün cisimleri kuşatan ve mahiyetini
               bilemediğimiz bu arş, her şeyden önce yaratılmıştır.
                     Arş:Kâinattaki bütün cisimleri gökyüzü gibi kuşatan ve mahiyetini
               bilemediğimiz bir şeydir. Arşın su üzerinde olması ona bitişik olmasını
               gerektirmez. 497
                     Âyet-i kerime’de şöyle buyruluyor: “O, hanginizin amelinin daha güzel
               olacağı hususunda sizi imtihan etmek için, Arş’ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri
               altı günde (devirde) yaratandır.” 498
                     Kısaca Arş;  mahiyeti  Allah  ve  kâinatla  ilişkisi  ne  olursa  olsun,  Arşın
               varlığını kabul etmeliyiz. O, ilahi azâmet ve saltanatın bir sembolüdür. Meleklerce
               taşınıp çevresinde dönülen ulvî bir makamdır. Allah her şeyin hakikatini en iyi
               bilendir.


                     2- FELEK (Galaksi, Gök, Semâ, Yörünge)
                     Felek kelimesi, bir astronomi terimi olarak “yıldızların döndüğü yer”
               anlamına gelir. Çoğulu “eflâk”tır.













               494-Emâli Şerhi, Siraceddin A. b. Osman el Ûşî, s. 39, Terc. Prof. Dr. B. Topaloğlu.
               495-Tâhâ, 20/5.
               496-Emâlî Şerhi, s. 39, Beyit, 12. S. A. b. Osman el-Ûşî, Terc. Prof. Dr. B. Topaloğlu.
               497-Diyanet Meali, s. 221, Heyet.
               498-Hûd, 11/7; Tevbe, 9/129; A’raf, 7/54.
   407   408   409   410   411   412   413   414   415   416   417