Page 229 - Büyük İslam Akaidi
P. 229

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









                                                                                   221
                  MÜSLÜMANI DİNDEN ÇIKARAN İNANÇ ve SÖZLER
                  (ELFAZ-I KÜFÜR)
                  Lafız kelimesinin çoğulu olan elfâz, sözler demektir.
                  Küfür ise bir şeyi örtmek, gizlemek ve nimete karşı nankörlük etmektir.
                  Arapça’da tohumu iyice toprakla örttüğü için çiftçiye, içindekileri gizlediği
            için denize; verilen nimetin veya yapılan iyiliğin değerini bilmeyen nanköre ve
            varlıkları örtüp gizlediği için de geceye kâfir denilmiştir. 127
                  Küfrü benimsemeye de yaratılış yeteneğini örten anlamında kâfir denilir.
            Nükr kökünden türetilen ve “kabul etmemek, reddetmek” anlamına gelen inkâr
            da küfür karşılığında kullanılır. İnkâr edene de münkir denir. Gavûr kelimesi de
            inanmayan için kullanılır. 128
                  Ehl-i Sünnet âlimlerine göre: Küfür, dinimizin aslından (zarûrât-i diniyye)
            olduğu kesinlikle bilinen dini esasların tamamını veya bir kısmını kalben tasdik
            etmemektir. 129
                  Bir terim olarak küfür: Peygamber aleyhis-selam’ın din adına Allah
            Teâlâ’dan alıp kesin olarak bildirdiği ve inanılması zorunlu sayılan esasları (kendi
            isteği ile) yalanlayıp inkâr etmek, beğenmemek, kalben tasdik etmemek, hafife
            alarak önemsememek ve alay etmektir. 130
                  Kur’an-ı Kerim’de elfâz-ı küfür yerine “kelimetü’l-küfr” (inkâr sözü) tabiri
            geçmektedir. 131
                  Küfürde ısrar edip kâfir olarak ölenlerin ahirette hiçbir şekilde kurtulamayıp
            acıklı bir azapla karşılaşacakları,  cehennemde ebedî olarak kalacakları ve
                                          132
            azaplarının hafifletilmeyeceği Kur’an-ı Kerim’de açıkça bildirilmiştir. 133















            127-Dini Kavramlar Sözlüğü, s. 143, 390; İman İlmihali, Doç. Dr. İsmail Karagöz.
            128-Ragıp el-İsfehânî, el-müfrdât, “kfr ve “nkr” maddeleri, Lisanül Arab, “kfr” ve “nkr” maddeleri.
            129-İmam Mâturidi, Kitabü’t Tevhid, s. 601-611 neşri, Bekir Topaloğlu-M. Aruçi).
            130-S. Taftazânî, Şerhu’l-Akâid, s. 189, İslam Akâidi, s. 79, H. Karakaya,; Nisa, 4/136-137.
            131-Ett-Tevbe, 9/74.
            132-Âl-i İmran, 3/91; el-Mâide, 5/36.
            133-el-Bakara, 2/161-162.
   224   225   226   227   228   229   230   231   232   233   234