Page 577 - Büyük İslam Akaidi
P. 577
BÜYÜK İSLAM AKAİDİ
569
Bu durumda Allah’ın ilmi, kulun seçimine bağlı olup, Allah’ın ezelî manâda
bir şeyi bilmesinin, kulun irade ve seçimi üzerine zorlayıcı bir etkisi yoktur.
Aslında insanlar, Allah’ın kendileri hakkında sahip olduğu bilgiden
habersizdirler ve pratik hayatta bu bilginin etkisi altında kalmaksızın kendi
iradeleriyle davranmaktadırlar.
Bir başka ifadeyle söylersek biz, Yüce Allah bildiği için belli işleri
yapmıyoruz. Bizim bu işleri yapacağımız, O’nun tarafından ezelî ve mutlak
anlamda bilinmektedir.
Yüce Allah, kulu seçen ve seçtiklerinden de sorumlu olan bir varlık olarak
yaratmış, onu emir ve yasaklarla sorumlu ve yükümlü tutmuştur. 17
Kader ile kazaya inanmak, Allah Teâlâ’ya iman etmenin kapsamı içindedir.
Biz Yüce Allah’ımızın kazasına ve kaderine de bütün samimiyetimizle iman
ederiz. Ve bu kaza ve kadere de razı oluruz. Bu bizim bir iman borcumuzdur. 18
İNSANIN FİİLLERİ ve SORUMLULUĞU
İnsanın işleri iki kısımdır:
Birincisi: İnsanın kendi isteği dışında Yüce Allah’ın yaratması ile olan
işlerdir. Nefes alıp verişimiz, kalbimizin çalışması, midemizin sindirimi gibi
zorunlu işlerdir. Buna ıztırarî (zorunlu) işler denir. Bunlar doğrudan doğruya
Allah’ın dilemesi ve yaratması ile meydana geldiğinden insan bu işlerden sorumlu
değildir.
İkincisi: İnsanın kendi isteğine bağlı olarak Allah Teâlâ’nın yaratması
ile olan işlerdir. İnsanın oturup kalkması, yürümesi, elleri ve diğer organları ile
yaptığı işler isteğine uygun olarak Allah Teâlâ’nın yaratması ile meydana gelir.
Buna ihtiyarî (iradeli) fiiller denir. İnsan bunlaradn sorumludur. Yüce Allah
19
insanları yaratmış; onlara akıl, irade ve seçme hakkı vermiştir.
17-Diyanet İlmihali, c. 1, s. 133, Heyet.
18-Büyük İslam İlmihali, s. 31, Ömer Nasuhi Bilmen.
19-Temel Dini Bilgiler, s. 60-61, S. Yazıcı.