Page 111 - Büyük İslam Akaidi
P. 111

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









                                                                                   103
                  3- Hakka’l Yakîn: Kişinin yaşayarak ve tüm benliğiyle idrak ederek
            ulaştığı bilgilerdir. Bu doğru ve kesin bilgilerin en yüksek mertebesidir. Bir
            örnekle bunları açıklayalım: “Her nefis ölümü tadacaktır.” Bunu bilmek ve buna
            inanmak ilme’l yakîn bir bilgidir. Bir kişinin ölümüne şahit olmak ise ayne’l yakîn
            bilmeye girer. Kişinin kendi ölümünü tatması ise hakka’l yakîn bilmektir. Bu
            yüzden “tatmayan bilmez” denilmiştir. 15

                  İLMİN SEBEPLERİ
                  Yaratıkların ilim elde etmesinin sebepleri üçtür. Bunlar; sağlam hisler (beş
            duyu organları), doğru haber (gerçek olan) ve akıldır.
                  İlim ikiye ayrılır:
                  a) Kadim, ezelî olan ilim ki, bu Allah Teâlâ’nın ilmidir,
                  b) Muhdes (yaratılmış) ilimdir ki bu da insanların ve cinlerin ilimleridir.
                  Yaratıkların ilmi de ikiye ayrılır:
                  1) Zarurî bilgiler, bunlar herkesçe bilinen bilgilerdir. Güneş ışık verici, ateş
            yakıcıdır.
                  2) Nazarî (bakışa ait) ve istidlâlî (delile dayanma) bilgileridir. Bunlar akıl
            yürütmeyi ve zihnin faaliyetini gerektiren bilgilerdir. Misal: Bu âlem değişmeler
            halindedir. Her değişmeler halinde olan şey hâdistir (sonradan yaratılmıştır). O
            halde, bu âlem de hâdis’tir. Yani sonradan yaratılmıştır. 16



























            15-Pezdevî, Ehl-i Sünnet Akâidi, s. 13; Dini Kavramlar Sözlüğü, s. 45, 220, 311.
            16-Ömer Nesefî Akâidi, s. 6, İstanbul, 2004.
   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116