Page 428 - Büyük İslam Akaidi
P. 428

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









         420
                     Bazı âlimlere göre sihri öğrenip başkalarına öğreten kimseler, dinden
               çıkmış olurlar, öldürülmeleri gerekir. Ancak kendisini zararından korumak için
               sihir yapmayı öğrenen kimse, dinden çıkmış olmaz. 33
                     “Büyücüler ve şeytanlar her istediklerini yaparlar” diye inanılması kişiyi
               dinden çıkarır. Üç imama (Mâlikî, Şafiî ve Hanbelî’ye) göre sihrin bir hakikati
               vardır. Bazı sihirler Allah Teâlâ’nın dilemesiyle tesir eder. İmam-ı A’zam’dan
               rivâyete göre sihrin bir hakikati ve cisimler üzerinde bir tesiri yoktur. Sihir
               yapanların tövbelerinin kabul edileceği tartışmalıdır. Bunların dünya’da da ceza
               görmeleri elzemdir. Çünkü sihirbazlık dinsizliktir. 34
                     Büyü, sözlükte “aldatmak, göz boyamak, oyalamak, uzaklaşmak, gönlünü
               çalmak, batıl şeyi (sapıklığı) hak diye göstermek ve gizli işlem yapmaktır. 35

                     SİHRİN ZARARLARI
                     Âyet-i kerime bize gösteriyor ki,  sihrin en büyük tesiri ruhlar üzerindedir;
                                               36
               fikirleri bozar, kalpleri çeler, ahlâkı perişan eder, toplumların altını üstüne
               getirir. Sihri yapanlar, Allah’ın izni olmadıkça kimseye bir zarar veremezler.
               Çünkü gerçek tesir ne sihirde, ne sihirbazda, ne tabiatta, ne ruhta, ne yerde, ne
               gökte, ne şeytanda ve ne de melektedir. Hakiki müessir (gerçek tesirini gösteren,
               sözü geçen) ancak ve ancak Allah Teâlâ’dır. Fayda ve zarar denilen şeyde ancak
               Allah Teâlâ’nın izni ile meydana gelir. O halde her şeyden önce Allah Teâlâ’dan
               korkmalı ve hep O’na sığınmalıdır. Bunlara karşı koymak için de Allah’ın kitabına
               (Kur’an’a) sarılmalıdır. Aslında sihrin asıl zararı başkalarından çok yapanlaradır.
               Ömürlerini haramlarla geçirmişlerdir. 37


















               33-Büyük İslam İlmihali, s. 433, Ömer Nasûhi Bilmen.
               34-Büyük İslam İlmihali, s. 433, Ömer Nasûhi Bilmen.
               35-Dini Kavramlar Sözlüğü, s. 76, Heyet.
               36-Bakara, 2/102.
               37-Elmalılı Tefsiri, c. 1, s. 447-448, Azim Dağıtım.
   423   424   425   426   427   428   429   430   431   432   433