Page 265 - Büyük İslam Akaidi
P. 265

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









                                                                                   257
                  1- YARATILMIŞLARA AŞIRI SAYGI
                  Bilindiği gibi yüce dinimiz İslâm sevgi ve samimiyet üzerine kurulmuş
            en mükemmel bir dindir. Elbetteki her insanın sevdiği ve hürmet ettiği kişi ve
            nesneler vardır.
                  Ancak Müslüman’ın Allah’tan başka varlıklara karşı duyacağı sevgi ve saygı;
            asla Allah sevgisi gibi olamaz ve olmamalıdır. Müslüman (her şeyden çok) en fazla
            Allah Teâlâ’yı sevmelidir. İster en büyük din âlimi olsun, ister tarikat şeyhi, lider,
            anne-baba, evlat, eş, torun, dost, araba, villa ve diğerleri olsun, Allah’ı sever gibi
            sevilemezler. Mü’minlerin Allah sevgisi (Allah’ın buyruklarına itaat ve bağlılığı)
            ise, elbette daha çok, daha kuvvetli ve daha mükemmeldir.  Bir kimse birini ve
                                                               1
            bir şeyi Allah için değil de onları Allah yerine veya Allah gibi severse/Allah gibi
            sevgi gösterirse, şirke düşmüş ve kendine zulmetmiş olur (Allah hepimizi bundan
            korusun).  Buna muhabbet şirki de denir. Yani Allah için olması gereken sevgi
                     2
            ve hürmetin O’ndan başkasına da gösterilmesi muhabbette şirk=sevgi ve saygıda
            ortaklık olmuş oluyor. Nezaket ve hürmet olsun diye bazı zatların huzurunda
            aşırı derecede eğilip saygılı olayım diye taparcasına davranmakta da şirk endişesi
            ve kokusu vardır.  Bir müslümanın mal, makam, menfaat, şöhret ve dünyalık
                           3
            elde etmek için, bazı insanlara hâşâ Allah’a beslediği sevgi ve saygıyı (onlara da)
            göstermesi; Allah’ın buyruklarına onlarınkini tercih etmesi, imanına en büyük
            darbeyi vurması demektir. Türbe ve kabirlere karşı aşırı hürmet göstermek,
            bunların üzerinde namaz kılmak, yatırlardan medet ummak, saf tevhîd inancına
            ve Müslüman’ın saygın şahsiyetine yakışmayan hareketlerdir. Bunlardan başka
            “yaratmak ve diriltmek” gibi Allah’a mahsus fiil ve sıfatları O’ndan başkasına
            nisbet etmek (dış görünüşü itibariyle de olsa) tevhîd inancını zedeleyen şeylerdir. 4
















            1-Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, a.g.e., s. 95.
            2-Bakar, 2/165, Feyzü’l-Kur’an, s. 27, H. T. F.
            3-Bkz. İslam İnanç Esasları, Taat Şirki, s. 92, Prof. Dr. Ali Muhammed Sallâbî, Ravza Yayın-ları, 2. Baskı,
            2017, İstanbul.
            4-Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, a.g.e., s. 98.
   260   261   262   263   264   265   266   267   268   269   270