Page 194 - Büyük İslam Akaidi
P. 194

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









         186
                     48- PEYGAMBERİMİZ (A.S.)’ın Mİ’RAÇ HAKKINDAKİ
               HABERLERİ DE HAK’TIR
                                                                         ْ
                                                               َ
                                           ٌّ ٌ   َ ْ ُ َ ُ ُ َّ ْ َ ٌّ َ َ ْ ُ َ َ َ
                                                        َ
                                              َ
                                                           َ
                                          .لاض  عدتبم وهف  هدر نف ،قح ج ارعلا  بخو 61
                                                 ِ
                                                                     ِ ِ
                     61) Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)’in Mi’raç hakkındaki
               haberleri de hak (gerçek)’tır. Kim bunu reddederse sapık bir bid’atçıdır.
                     NOT: Dinimizde daha çok “Mi’raç Mucizesi” olarak bilinen olay; İsrâ
                                                             63
               ve Mi’raç olmak üzere iki bölümden meydana gelir.  İsrâ, Kur’an-ı Kerim’de
               bildirilmiştir. 64
                     İsrâ: Peygamberimiz (a.s.)’in Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya yaptığı
               yolculuğu ifade eder. Kelime olarak gece yürütmek demektir. İsrâ hadisesini inkâr
               etmek insanı dinden çıkarır (Biz inkârdan Allah’a sığınırız). 65
                     Mi’raç: Peygamberimiz (s.a.v.)’in Mescid-i Aksa’dan (uyanık iken cesedi
               ile) semâlara ve oradan da Allah Teâlâ’nın dilediği yüksek makamlara, Sidretü’l
               Müntehâ’ya götürülmesidir. Bu yolculuğun da ilahi tecellilere (lütuflara) nail
               olmuş (ermiş) olduğu da meşhur hadisler ile tespit edilmiştir. Bu nedenle, bunu
               inkâr edenler de sapık ve bidatçı kimselerdir.
                     Fahri Kâinat Efendimiz aleyhis-selam’ın Mi’raç Gecesi’nde arş ve kürsüyü,
               cennet ile cehennemi hayret ve dikkatle seyretmiş olduğu da hadis-i ahad (bir tek
               kişinin rivâyet ettiği hadis) ile sabittir. Bunu inkâr edenler de muhti (hata etmiş,
               günahkâr olmuş) sayılırlar. 66






















               63-Fıkh-ı Ekber Şerhi, s. 91, İsmail Kaya.
               64-İsrâ Suresi, 17/1.
               65-Tecrîd-i Sarih, C. 2, s. 262. Terc. Ahmet Nâim, 4. Baskı, Ankara, 1975.
               66-Kur’an-ı Kerim’in Tefsiri, c. 4, s. 1846, Ö. N. Bilmen.
   189   190   191   192   193   194   195   196   197   198   199