Page 320 - Büyük İslam Akaidi
P. 320
BÜYÜK İSLAM AKAİDİ
312
VESÎLE ve TEVESSÜL
ْ ُّ َ َّ َ ُ َ َ ْ َ
لسوتلاو ةليسولا
۪
Vesîle: Derece, muhabbet ve yakınlık anlamlarına gelen bir kelime olup
insanı Allah Teâlâ’ya mânen yaklaştıran iyi ve hayırlı bir amele denilmiştir. 3
Râgıp el-İsfehânî’ye göre vesîle; ilim, ibadet ve dini erdemlere (emirlere)
sarılmaktır. Diğer bir ifadeyle vesîle; üstün konumdaki birine yaklaşmaya aracı
4
olacağı umulan şey veya kimsedir.
Ayrıca yardım istemek anlamındaki istinâe, istiğâse ve istimdâd kelimeleri
de vesîle manâsında kullanılmışlardır. 5
Kur’an-ı Kerim’de Allah Teâlâ’ya mânen yaklaşmak için vesîle aranması da
emredilmiştir. 6
Tefsir âlimleri (yukarıdaki) âyette kasdolunan vesîlenin, Allah’ın
emrettiklerinin yerine getirilmesi ve yasakladıklarının da terk edilmesi olduğunu
belirtmişlerdir. Kişiyi Allah’a mânen yaklaştıracak ve O’nun rızasını kazanmaya
yardım edecek her türlü ibadet ve eylemi vesîle saymışlardır. 7
Kudsî hadislerde kişiyi mânen Allah’a yaklaştıran en önemli şeyin Allah’ın
farz kıldığı ibadetler ile nâfile ibadetler olduğu ifade buyrulmuştur. 8
Ayrıca vesîle, cennette sadece Fahr-i Kâinat Efendimiz sallallahü aleyhi ve
sellem’e verilecek olan yüce bir makâmın da adıdır ki buna “Makâm-ı Mahmûd”
denir. 9
3-Kur’an Yolu Tefsir, c. 2, s. 264; Maide, 5/35.
4-Râgıp el-İsfehânî, el-Müfredât “vsl” Md.
5-DİA, c. 41, s. 6, Prof. Dr. Yusuf Şevki Yavuz.
6-Mâide, 5/35.
7-Kur’an Yolu Tefsir, c. 2, s. 264, Heyet.
8-Müsned, 6/256; İbn Âşûr, 6/187, Elmalılı, 3/1670.
9-Buhari, Ezan, 8; Müslim, Salât, 11.