Page 525 - Büyük İslam Akaidi
P. 525

BÜYÜK İSLAM AKAİDİ









                                                                                   517
                  Cennetle cehennem arasındaki Sûr’un yüksek kısımları. Bu kelime arf’ın
            çoğuludur. Arf ise, herhangi bir yüksek yerdir. A’raf; meşhur olan görüşe göre,
            cennet ile cehennem arasındaki perdenin, Sûr’un yüksek tepeleri (kısımları)
            demektir. 1
                  Huzeyfe, İbn-i Mesud ve İbn-i Abbas (Allah onlardan razı olsun)’tan gelen
            rivâyetlere göre A’raf’taki insanlar yüksek tepelerde oturanlar, sevap ve günahları
            eşit olan kimselerdir. Bunlar cennete girmeyi arzu ve ümit etmekte olup, Allah
            Teâlâ’nın dilediği bir zamana kadar burada kalacaklar, sonra Yüce Allah’ın affıyla
            cennete gireceklerdir. 2
                  Hasan Basri hazretleri demiştir ki: “A’raf, marifet (bilmek) kelimesindendir. 3
            Cennet ehliyle cehennem ehlini tanımak ve birbirinden ayırt etmek üzere Allah
            Teâlâ’nın tayin buyurduğu insanlardır. Vallahi bilmem, şimdi bir kısmı belki
            beraberimizdedirler.” 4
                  İslam âlimleri A’raf’ta bulunacaklarla ilgili şu görüşleri ileri sürmüşlerdir:
                  I- İyi ve kötü amelleri eşit olan mü’minler. Bunlar A’raf’ta bir müddet
            bekletildikten sonra Allah’ın lütfûyla cennete girecek olan kişilerdir. 5
                  II- Herhangi bir Peygamberin tebliğini duymamış olarak ölen insanlarla,
            müşriklerin bulûğ çağından önce ölen çocukları A’rafta kalacaklardır. 6
                  Yine A'raf ehli sîmalarından tanıdıkları (inkarcı) bir takım adamlara (Velid
            bin Muğire, Ebu cehil, As bin Vail ve akranlarına...) seslenerek derler ki ''Ne
            çokluğunuz ne de taslamakta olduğunuz büyüklük size hiçbir fayda sağlamadı.'' 7
                  Kafirliği benimseyenler islamı değersiz gördüler. İslamı bırakıp eğlence ve
            geçici zevklerini din yaptılar ve onlara taptılar. Nefsin kötü arzu ve isteklerine
            uyarak cehenneme düştüler...(Bkz. Yunus, 10/7-8) 8













            1-Hak Dini Kur’an Dili, c. 4, s. 46, Azim Dağıtım, M. Hamdi Yazır.
            2-İbn Kesir (Sâbûnî), c. 2, s. 22; Diyanet Meâli, s. 155/46.
            3-Hak Dini Kur’an Dili, c. 4, s. 46, el-A’raf, 7/46, M. Hamdi Yazır.
            4-Beyzavî ve Haazin Tefsirleri, el-A’raf, 7/46; Kur’an-ı Hakim ve Meali, c. 1, s. 223, A’raf, 7/46, Çantay.
            5-Kelam Terimleri Sözlüğü, s. 28, Prof. Dr. Bekir Topaloğlu.
            6-Diyanet İlmihali, c. 1, s. 129, Heyet.
            7-A'raf, 7/48, Diyanet meali, Heyet.
            8-A'raf, 7/51, Dipnot, Feyzül Kur'an, s. 168, H. Tahsin Feyizli.
   520   521   522   523   524   525   526   527   528   529   530