Page 11 - Büyük İslam Akaidi
P. 11
BÜYÜK İSLAM AKAİDİ
3
Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi
DEKANI
İşte İslam’ın inanç esaslarını oluşturan “akâid”, düğümlemek manasındaki
“akd” kökünden türemiş bulunan “akîde” kelimesinin çoğuludur. İslam’da zorunlu
olarak inanılan şey demektir. Akîde; delile dayalı, vakıaya uygun gönülden kesin
tasdik olup, aynı kökten türetilen ve iman ile eş anlamlı olarak kullanılan “itikâd”
ise, düğüm atmışçasına bağlanmak, bir şeye gönülden inanmak ve bir şeyi gönülden
benimsemek gibi anlamlara gelir.
İslam’da dinin temellerini oluşturan akîde sistemi, insanla-Allah arasındaki
bağı kurmamızı sağlar. Bu kuvvetli bağ, insanı Allah karşısında sorumlu bir varlık
haline getirir ve onun hayatını hangi amaç doğrultusunda yaşayacağını gösterir.
Mecazi anlamda İslam Dinini bir binaya benzetecek olursak akâid esasları bu
binanın temellerini, şer’î hükümler ise, bu binanın katlarını ve çatısını oluşturur.
Dolayısıyla insanın fiilleriyle ilgili olan şer’i hükümleri (emirler-yasaklar gibi)
tasdik etmek akâidin bir gereğidir. Bu bağlamda inanç esaslarıyla şer’i hükümler
arasında kopmaz bir bağ vardır. Şunu unutmamak gerekir ki, Allah katında şer’i
hükümlerin kabul edilmesi, akîdenin sağlam oluşuyla doğrudan ilişkilidir. Çünkü
akâidin temelini tevhid inancı oluşturur.
1-Bkz. el-Bakara 2/30.
2-Bkz. el-A’raf 7/172-73
3-Bkz. en-Nisâ 4/164; Fâtır 35/24
4-Bkz. el-A’raf 7/59, 65, 73, 85; Hud 11/61, 84