Page 449 - Büyük İslam Akaidi
P. 449
BÜYÜK İSLAM AKAİDİ
441
Sözlükte gizli konuşmak, gizlice söylenen söz, emretmek, ilham etmek,
1
imâ ve işaret etmek, seslenmek ve göndermek gibi manâlara gelen vahiy; Allah
Teâlâ’nın dilediği bilgileri peygamberlerine, içeriği bizce tam bilinemeyen bir
yolla bildirmesi, Allah ile elçisi arasında bir nevî gizli ve süratli haberleşme ve
Allah Teâlâ’nın Resûl ve Nebîlerine, dilediği bilgileri kelâm ve manâ olarak, kesin
ve yakîn bir bilgi ifade edecek şekilde bildirmesidir. 2
VAHYİN MERTEBE ŞEKİLLERİ
Vahyin mertebe ve şekilleri konusundaki bilgilerin kaynağı, peygamberimiz
Hz. Muhammed sallallahü aleyhi ve sellem’in mübarek hadis-i şerifleridir.
Buna göre vahiy, peygamberimiz aleyhis-selam’a üç şekilde gelmiştir.
I- Sâdık Rûya Şeklinde Gelen Vahiy
Bu, peygamberlere en kolay gelen vahiy olup rüyalarda vuku bulurdu.
Peygamberler rüyalarında vahiy almışlardır. Sadece onların gözleri uyur, kalpleri
ise uyanıktır. 3
Peygamberimiz aleyhis-selam’a gelen ilk vahyî bilgiler, sâdık rüyalarla
gelmiştir. 4
Hz. Peygamber’in risaletin başlangıcında gördüğü bütün rüyaların sabah
aydınlığı gibi aynen gerçekleştiği bilinmektedir. Nitekim diğer peygamberler de
5
bu tür vahiyler almışlardır. 6
1-İbni Manzur, Lisanû’l Arab, c. 20, s. 257, Beyrut, 1955; Doç Dr. İbrahim Karagöz, a.g.e., s. 112.
2-Diyanet İlmihali, c. 1, s. 112, Heyet; Abdurrahman el-Meydanî, El-Akidetü’l İslâmiyye, c. 2, s. 244, Şam.
3-Buhari, Sahih, c. 2, s. 253-260.
4-Buhari, Sahih, c. 1, s. 3; c. 4, s. 87.
5-Buhari, Bed’ü’l-Vahy, 1.
6-Yusuf Sûresi, 12/4.